top of page
Yazarın fotoğrafıEla Nur Halil

Romanya Cumhurbaşkanlığı Seçimlerinde Aşırı Sağ En Çok Oyu Topladı

Romanya’daki cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turu, ülkenin siyasi durumunda büyük bir sarsıntıya neden oldu ve potansiyel olarak dış politikasını da etkileyecek. 8 Aralık'ta yapılması planlanan ikinci tur; aşırı milliyetçi, Rusya yanlısı aday Călin Georgescu ile reformist, Batı yanlısı Elena Lasconi arasında geçecek.


Romanya’nın ilk tur seçim sonuçları, geçmiş siyasi normlardan bir sapma yaşandığını ortaya koydu. Bağımsız aday Călin Georgescu, oyların %22,9’unu alırken Romanya’yı Kurtar Birliği (USR) partisinden Elena Lasconi %19,17 oy topladı. Sosyal Demokratlar (PSD) partisinin Başbakanı Marcel Ciolacu ise %19,15 ile üçüncü sırada kaldı. Bu sonuç, yalnızca Ciolacu'nun istifasına yol açmakla kalmayıp aynı zamanda PSD'nin otuz yılı aşkın süredir cumhurbaşkanlığı ikinci turunda bir aday çıkarmış olma geleneğini de sonlandırdı. Analistler, bu benzeri görülmemiş sonucu ana akım partilere yönelik halkın memnuniyetsizliği ve mevcut düzene karşı seslere artan ilgi ile açıklıyor. Siyaset bilimci Cristian Pîrvulescu’ya göre, seçimler aşırı sağ popülizmin artan etkisini gözler önüne serdi; seçmenlerin yaklaşık üçte biri bu ideolojik spektrumdaki adaylara oy verdi.


Seçim, Romanya için birbirine tamamen zıt iki vizyonu karşı karşıya getiriyor. Üniversite profesörü ve sürdürülebilir kalkınma danışmanı olan Georgescu, daha önce Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i övdü ve NATO'yu eleştirdi. Kampanyası, AB'nin en yüksek enflasyon oranı, %8'lik bütçe açığı ve yaygın yoksulluk gibi Romanya'nın ekonomik sıkıntılarından kaynaklanan hayal kırıklıklarından yararlandı. Sosyal medyada viral olan kampanyası, gıda ve enerji ithalatına olan bağımlılığın azaltılması ve Ukrayna'ya yardımın sonlandırılması çağrısında bulundu. Retoriği, ulusalcı ve izolasyonist bir duruş arayan seçmenlere hitap ediyor ve kendisini "önemsenmediğini hissedenlerin temsilcisi" olarak tanıtıyor.


Buna karşılık, eski bir savaş muhabiri ve iki dönem belediye başkanı olan Lasconi, USR'nin reformist ve Avrupa Birliği yanlısı gündemini temsil ediyor. Rusya'nın devam eden savaşı sırasında Ukrayna'ya desteğin artırılmasını ve savunma harcamalarının güçlendirilmesini savunuyor. Liderlik tarzı; istikrar, şeffaflık ve Batılı müttefiklerle uyum sağlayan politikaları önceliklendiren seçmenlere hitap ediyor. Lasconi'nin kampanyasında Romanya'nın Avrupa değerlerine sıkı sıkıya bağlılığını savunması ve ülkenin AB içindeki ekonomik fırsatları daha da geliştirme planları dikkat çekiyor. Ayrıca, Romanya'nın uluslararası sahnede güçlü bir duruş sergileyerek  özellikle savunma ve dış ticaret politikalarında derin reformlar yapmayı vaat ediyor.


Romanya cumhurbaşkanlığı dış politika, ulusal güvenlik ve yargı atamaları üzerinde önemli bir etkiye sahip. İkinci turun sonucu, Romanya'nın NATO üyesi olarak rolünü ve Rusya-Ukrayna çatışmasına karşı duruşunu yeniden tanımlayacak. Georgescu'nun NATO'ya yönelik eleştirileri ve Ukrayna'daki savaşa ilişkin belirsiz duruşu, Romanya'nın Batı ittifaklarına bağlılığı konusunda endişelere yol açıyor. Uluslararası ilişkiler uzmanları, Georgescu'nun beklenmedik başarısını Rusya'nın potansiyel etkisiyle ilişkilendiriyor. Anketlerdeki düşük destekle karşılaştırıldığında bu yüksek oy oranı, Rusya'nın desteğine dair şüpheleri artırıyor. Buna karşılık, Lasconi'nin platformu, Romanya'nın Ukrayna ile paylaştığı sınır ve Ukrayna tahıl ihracatını kolaylaştırmadaki rolü göz önüne alındığında NATO için stratejik önemini güçlendiriyor. Lasconi başkanlığı, Romanya’nın Batılı siyasi ve askeri yapılarla entegrasyonunu derinleştirecektir.


Seçim aynı zamanda Romanya'nın acil sosyoekonomik sorunlarının altını çizdi. Romanya, yoksulluk riski altındaki insanların AB'deki en yüksek oranına sahip olup artan enflasyon ve büyüyen bütçe açığı bu durumu daha da kötüleştiriyor. Bu ekonomik baskılar, "protesto oyu" olarak adlandırılan bir şekilde iktidar karşıtı bir tutum sergileyen seçmenleri Georgescu'ya yönlendirdi. Uluslararası ilişkiler uzmanı Valentin Naumescu, birçok seçmenin Georgescu'yu ana akım politikalara yönelik öfke ve hayal kırıklıklarının bir ifadesi olarak desteklediğini vurguladı.  Sosyal medya, seçmenlerin sınırlı kamu politikası bilgisiyle karar verirken mesajını güçlendirmede önemli bir rol oynadı. Bu süreçte, halkın büyük bir kısmı, mevcut siyasi düzenin halkın ihtiyaçlarını karşılamadığını savunarak daha radikal değişiklikler talep etti. Georgescu’nun milliyetçi söylemleri, yoksulluk ve işsizlik gibi ekonomik sıkıntılarla boğuşan kesimler için cazip bir alternatif sunuyor.


Bu memnuniyetsizlik dalgası, ekonomik şikayetlerin ve merkezi güç yapılarına duyulan güvensizliğin seçmenleri milliyetçi adaylara yönlendirdiği daha geniş bir Avrupa eğilimini yansıtıyor. Macaristan veya Slovakya gibi komşularına kıyasla popülist milliyetçiliğe karşı nispeten dirençli olan Romanya'nın bu dayanıklılığının artık azaldığı ve seçmen kitlesinde potansiyel bir ideolojik değişimi işaret ettiği görülüyor.

Romanya’nın seçimleri, stratejik konumu ve bölgesel güvenlikteki rolü nedeniyle Batılı müttefikler tarafından yakından takip ediliyor. Bir NATO üssüne ev sahipliği yapan ve Ukrayna’ya kritik destek sağlayan Romanya, ittifakın Rus saldırganlığına karşı çabalarında kilit rol oynuyor. Liderlikte özellikle Rusya yanlısı bir başkana doğru olası bir değişim, bu dinamiği istikrarsızlaştırabilir ve daha geniş Avrupa jeopolitiğini etkileyebilir. Romanya'nın dış politikada izleyeceği yol, sadece ülke içindeki dengeleri değil aynı zamanda bölgedeki güvenlik ve ekonomik ilişkileri de doğrudan etkileyecek.

Ayrıca, ikinci turun etkileri 1 Aralık'taki yaklaşan parlamento seçimlerine de uzanıyor. Georgescu'nun beklenmedik popülaritesi, aşırı sağ partileri cesaretlendirebilir ve koalisyon oluşturmayı zorlaştırarak yasama tıkanıklıklarına ve yönetim zorluklarına yol açabilir. Bu süreç, Romanya'daki siyasi istikrarı tehdit edebilir ve dış dünyada da dikkatle izlenecek bir gelişme olacak.

Romanya’nın cumhurbaşkanlığı seçimi, sosyoekonomik şikayetler ve ideolojik değişimler de dahil olmak üzere seçmen kitlesindeki derin bölünmeleri ortaya koydu. Georgescu ve Lasconi arasındaki ikinci tur, iki aday arasındaki bir tercihten çok daha fazlasını temsil ediyor—Romanya’nın siyasi kimliği, ekonomik öncelikleri ve jeopolitik geleceği üzerine bir referandum niteliğinde. Bu seçimin sonucu, Romanya'nın sınırlarını aşarak Avrupa Birliği ve NATO'daki rolünü şekillendirecek. Romanya, bölgesel güvenliği ve Batı ile entegrasyonunun yanı sıra içindeki siyasi yapıyı da derinden etkileyecek bu kritik kararı alırken dünya ülkeleri dikkatle takip edecek. 8 Aralık'ta sandık başına gidecek olan Romanyalılar, sadece kendi ülkelerinin değil, Avrupa'nın ve küresel siyasetin geleceği açısından belirleyici bir karar verecek.


Yağmur Ece Nisanoğlu tarafından editlendi.

93 görüntüleme
bottom of page