ABD’nin Yeni Gümrük Vergisi Düzenlemeleri: Çin ile Ticaret Savaşında Yükselen Gerilim
- begum guvenc
- 28 Nis
- 4 dakikada okunur
Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump, 2 Nisan’da “Kurtuluş Günü” adını verdiği bir etkinlikte, ülkelerden ithal edilen mallara yönelik önemli gümrük vergisi düzenlemelerini açıkladı. Diğer ülkelerden satın alınan mallara uygulanacak vergileri gösteren bu yeni tarifeler ile ülkelere en az %10 oranında gümrük vergisi uygulanacak ve dış ticaret açığının büyük olduğu ülkelere karşı daha yüksek tarifeler devreye girecek.
Yenilenen gümrük vergileri ile ABD, ticaret açığını kapatmayı, yerli üretimi teşvik etmeyi ve böylelikle ülke ekonomisini canlandırmayı amaçlıyor. Fakat diğer ülkelerden satın alınan mallara uygulanan vergilerin artırılması nedeniyle ithalatçı firmaların artan maliyetin bir kısmını tüketiciye yansıtmasına da olası. Trump, korumacı politikaları sayesinde ABD’nin günde milyarlarca dolar kazandığını söyleyerek bu politikaların ülkeyi çok daha güçlü yaptığını ifade etti. Trump’ın bu söylemlerine karşı bazı ekonomistler bu uygulamanın ABD’li işletmeler için daha yüksek maliyetlere yol açacağı, bu durumun da ABD’li tüketiciler için fiyatların yükselteceğine ve ABD’yi bir resesyona, yani ekonomik faaliyetlerde uzun süreli bir düşüşe sürükleyebileceğini söylüyorlar. JP Morgan, son gelişmelerin ardından geçen hafta küresel ekonominin yıl sonuna kadar resesyona girme olasılığını %40’dan %60’a yükseltti. Banka, ABD’nin 2025 yılı büyüme tahminini %1,3’den %0,3’e düşürdü ve işsizlik oranının %5,3’e yükselebileceğini öngördü. Ayrıca JP Morgan CEO’su Jamie Dimon, bu gümrük vergilerinin enflasyonu artırabileceği ve bu politikaların ABD’nin küresel ticarette güvenilirliğini zedeleyebileceğine dair endişelerini dile getirdi.

Bu asgari tarifelere tabi tutulan ülkeler arasında İngiltere, Arjantin, Avustralya ve Türkiye gibi ülkeler yer alıyor. Ayrıca Trump’ın haksız ticaret uygulamaları olduğunu iddia ettiği diğer 60 ülke, %11 ile %125 arasında ülkelere göre değişen vergilere tabi tutuldu. Bu ülkelerin başında gelen Çin’e uygulanacak vergi oranının başlangıçta %34 olacağı öngörülmüştü ancak Çin, ABD’nin tarife artışına tepki göstermiş ve karşılık olarak aynı oranda ek tarife artışının uygulanacağını açıklamıştı. Trump, Çin’in açıkladığı ek vergiyi 8 Nisan’a kadar geri çekmemesi durumunda Çin’e %50 oranında ek tarife uygulayacağını ifade etmişti. Trump’ın uyarısı karşısında Çin Ticaret Bakanlığı, Çin’in sonuna kadar çalışacağını, haklarını ve çıkarlarını korumak için kararlılıkla gerekli önlemleri alacağını açıkladı. Trump, 9 Nisan’da yaptığı açıklamada, Çin ithalatına uygulanan karşılıklı gümrük vergisinin %125’e çıkarıldığını açıkladı. Ancak Çin’in karşı karşıya kaldığı oran bununla da sınırlı değil, çünkü 10 Nisan’da Beyaz Saray’dan bir yetkili yaptığı açıklamada, bu %125’lik oran yılın başlarında açıklanan %20’lik tarifenin üzerine eklenen yeni vergiler olduğunu belirtti. Son gelişmelerin ardından ABD’nin Çin’e karşı uyguladığı toplam gümrük vergisi oranı %145’e, Çin’in ABD’ye uyguladığı tarife ise %84’e ulaştı ancak ABD ve Çin arasındaki ticaret gerilimi hala sürüyor. Bu iki ülke arasındaki ticaret savaşları, küresel ekonomik riskleri ve politik riskleri artırıyor. Bu çekişmenin nasıl sonlanacağı ise belirsiz görünüyor.
ABD’nin Çin’e uyguladığı gümrük vergisi düzenlemeleri 2025’in başlarına kadar uzanıyor. Trump, ocak ayında ikinci kez ABD Başkanı olarak göreve başlamış ve henüz ilk günde ABD’nin en büyük üç ticaret ortağı Kanada, Meksika ve Çin’den gelen mallara yüksek tarifeler konulacağından bahsetmişti. Trump, göreve başladığı 20 Ocak’ta “Önce Amerika” (America First) ticaret politikasını imzalamıştı. Bu politika, ABD’nin mal ticaretindeki yıllık açıklarının araştırılması, küresel ek tarife gibi önlemlerin alınması ve böylece ABD’nin dış ticaret açığını azaltmayı hedefliyordu. Çok geçmeden, 1 Şubat’ta Trump, Çin ithalatına %10 oranında gümrük vergisi getiren yönetmeliği imzaladı. Trump, gümrük vergileriyle ilgili kararnamede Çin’in, yasadışı olarak satılan sentetik opioidleri üretmek için kullanılan bir uyuşturucu olan fentanil ve ilgili öncü kimyasalları ihraç etmeleri için kimya şirketlerine sübvansiyon sağladığını ve opioid ticaretinden elde edilen gelirleri aklayan Çinli suç örgütlerine güvenli liman sunduğunu öne sürdü. Çin hükümeti, 4 Şubat’ta, ABD’den ithal edilen kömür ve sıvılaştırılmış doğal gazlara %15; Amerikan ham petrolüne, büyük hacimli otomobillere ve kamyonetlere %10 oranında gümrük vergisi getirdi. Elektronik, havacılık ve yenilenebilir enerji gibi sektörler için büyük öneme sahip malzemeler de dahil olmak üzere 25 nadir toprak metal ürününe ihracat kontrolü uygulamaya başlatıldı. Mart 2025’de Trump’ın Çin mallarına uygulanan gümrük vergilerini %20’ye çıkartması üzerine Çin’den de karşılık gecikmedi ve ABD tarım ürünlerine yeni vergiler getirildi. Tavuk, buğday, mısır ve pamuğa %15; sorgum, soya fasulyesi, domuz eti, sığır eti, süt ürünleri, meyve, sebze ve süt ürünlerine ise %10 oranında gümrük vergisi uygulanacağı açıklandı. 26 Mart’a gelindiğinde Trump, dünya çapında otomobil ve parça ithalatına %25 oranında gümrük vergisi uygulayacağını duyurdu.

Trump, açıklamasından kısa bir süre sonra 90 günlüğüne ek gümrük vergilerinin askıya alındığını duyurdu. Yani bazı ülkeler 2 Nisan’daki düzenlemeye göre yüzde 10’un üzerinde ek vergilere tabi tutulacakken şu anda tüm ülkelere %10 oranında vergi uygulanacak. Ancak Trump’ın, misillemede bulunmadığını söylediği diğer ülkelerin aksine dünya piyasalarına “saygısızlık” yaptığını ifade ettiği Çin, bu ülkelere dahil değil. Yani Çin’e bu yüksek gümrük vergileri açıklandığı gibi uygulanmaya devam edilecek.
ABD Gümrük ve Sınır Koruma Kurumu’nun yayınladığı bir bildiriye göre, akıllı telefonlar ve dizüstü bilgisayarlar gibi pek çok teknolojik ürün, bu yüksek gümrük vergilerinden muaf tutulacak. Yapılan bu istisnalar Apple, Nvidia ve Dell Technologies gibi Çin’den ithalata bağlı olan teknolojik şirketler için büyük bir rahatlık sağladı. Örneğin Apple için Wedbush Securities’in tahminlerine göre, iPhone üretim ve montajının yaklaşık %90’ı Çin’de gerçekleştiriliyor. Ancak, yapılan muafiyete rağmen ABD, teknoloji alanında da Çin’e olan bağımlılığını azaltmayı hedefliyor. Beyaz Saray Basın Sekreteri Karoline Leavitt, açıklamasında “Başkan Trump, Amerika’nın yarı iletkenler, çipler, akıllı telefonlar ve dizüstü bilgisayarlar gibi kritik teknolojilerin üretiminde Çin’e güvenemeyeceğini açıkça belirtti.” ifadelerini kullandı ve bu nedenden ötürü Trump’ın, ülkenin pek çok teknoloji şirketlerine trilyonlarca dolarlık ABD yatırımı sağladığını ve üretimleri mümkün olan en kısa sürede ABD’ye taşımak için çaba sarf ettiklerini belirtti.
Trump yönetiminin uygulamaya koyduğu yeni gümrük tarifeleri bazı siyasi sonuçlar doğuruyor. ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşı, ülkeler arası diplomatik ilişkileri geriyor ve ticaret akışlarını ve küresel ekonomik dengeleri yeniden şekillendiriyor. Trump’ın tüm risklere rağmen “Önce Amerika” stratejisi doğrultusunda attığı adımlar yerli üretimi canlandırmayı hedeflese de, ithalat maliyetlerindeki artışın tüketici fiyatlarına yansıma olasılığı ABD ekonomisini resesyon tehlikesiyle karşı karşıya bırakıyor. Sürecin nasıl sonuçlanacağı belirsizliğini korumakla birlikte, uluslararası sistem üzerinde kalıcı etkiler bırakması bekleniyor.
Derin Arda Erkul ve Şahika Derin Türüt tarafından düzenlendi.